TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU
TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU NEDİR?
Travma sonrası stres bozukluğu, gerçek bir ölüm ya da ölüm tehdidi, ağır yaralanma, doğal afet, trafik kazası gibi bireyin, fiziksel bütünlüğünü tehdit eden bir durumla karşılaşması ya da böyle bir duruma tanık olması gibi ağır travmatik olaylardan sonra ortaya çıkabilen psikiyatrik bir bozukluktur. Semptomlar üç aydan kısa sürdüğünde akut, daha uzun sürerse kronik TSSB adı verilir. Travma yaşandıktan en az 6 ay sonra ortaya çıkan tipleri de vardır; bunlara, gecikmeli başlangıçlı denir.
TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞUNUN NEDENLERİ NELERDİR?
Doğal afetler (deprem, sel, yangın), insan eliyle yapılan travmalar (savaş,işkence,tecavüz), kazalar (iş,trafik), beklenmedik ölümler, ciddi-ölümcül hastalıklara yakalanma gibi durumlar travma sonrası stres bozukluğu nedenleri arasındadır.
TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU HANGİ SIKLIKTA VE KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Her bireyin genetik özellikleri, fiziksel yapısı, psikolojik geçmişi ve o durum için motivasyonu, belirli stres nedenleriyle baş etme düzenekleri farklıdır. Bu nedenle TSSB yaygınlığı farklılık gösterir. TSSB, daha çok genç erişkin, bekar, boşanmış, dul, ekonomik yönden zayıf ya da sosyal yönden izole kişilerde görülür. İnsanların neden olduğu travmaların, doğal felaketlerden daha fazla TSSB oluşturduğu biliniyor.
TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞUNUN SEYRİ NASILDIR?
TSSB, travmayla karşılaşınca ya da sonraki birkaç yıl içinde başlamakta, bundan sonraki birkaç yılda semptomlar artmaktadır. Belirtiler zamanla dalgalanmakta, stresli dönemlerde yoğunlaşmaktadır. Hastaların yaklaşık yüzde 30u tam olarak düzelme gösterirken, yüzde 60ının belirtileri hafif - orta derecede sürer, yüzde 10unun belirtileri ise değişmeden kalır ya da kötüleşir. Travma Sonrası Stres Bozukluğu genel toplum araştırmasında ise yaşam boyu görülme sıklığının %1-%14 arasında değiştiği görülmektedir. Bu oran erkeklerde %5-%6, kadınlarda %10-%14 arasında değişmektedir. Kadınlarda daha sık görülmesinin sebebi, kadınların tecavüz gibi travmatik olaylara ve kişilerarası şiddet biçimlerine maruz kalma olasılığının daha yüksek olmasıdır.
TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞUNUN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Travma sonrası stres bozukluğunun belirti ve semptomları yaygın olarak travmatik bir olaydan sonraki bir ay içinde başlasa da, bazı vakalarda belirtiler olaydan yıllar sonrasına kadar ortaya çıkmayabilir. Bu belirtiler bireyin sosyal veya iş hayatı ile kişisel ilişkilerde önemli sorunlara neden olabilir. Ayrıca bireyin normal günlük hayatını sürdürme becerisine de müdahale edebilir. Yaşadığınız veya karşılaştığınız olayı tekrar yaşıyormuş gibi kabuslar ve (flashback) görmek, olay aklınıza geldiğinde çarpıntı, terleme gibi durumların hissedilmesi, uykusuzluk, kabuslar, olayla ilgili anıların rahatsız edici biçimde sık sık hatırlanması, sürekli olarak olayın tekrarlanacağı korkusu ve bundan dolayı huzursuzluk hissetme, kolay irkilme, çabuk sinirlenme, gelecek ile ilgili plan yapamama, yabancılaşma (başkaları beni veya yaşadıklarımı anlamıyor hissi), olayı hatırlatan durumlarda huzursuz olma ve bu durumlardan kaçınma gibi durumlar travma sonrası stres bozukluğu belirtileri arasındadır.
TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi, bireyin hayatı üzerinde bir kontrol duygusu kazanmasına yardımcı olmayı hedefler. Öncelikli olarak kullanılan tedavi yöntemi psikoterapidir. Buna destek olması için ilaç tedavisinden de faydalanılması mümkündür. Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi sürecinde bilişsel terapi genellikle maruz kalma terapisi ile birlikte kullanılır. Uzman bir terapist bireyin, stresli durumlarla daha iyi başa çıkmasına, başkaları, gelecek ve dünya hakkında daha iyi düşünmesine, belirtilerin tekrar ortaya çıkması durumunda bunlarla baş etme yollarını öğrenmesine, anksiyete ya da depresyon gibi travmatik deneyimler ile ilgili diğer sorunların tedavisine, alkol veya uyuşturucuların kötüye kullanımından kaçınmasına yardımcı olabilir. Bireysel terapi, grup terapisi veya her ikisinin bir karışımı TSSB tedavisinde kullanılabilir. Grup terapisi, benzer deneyimler yaşayan başkalarıyla bağlantı kurmanın bir yolunu sunabilir. Bunun yanında EMDR yaklaşımı da travma tedavisinde faydalı görünmektedir.