Hava Şartlarını Önemsemiyor
MHP Genel Merkezi’ndeki ve TBMM’deki görevlerinin yanısıra hemen hemen her saatini
Kırıkkale’de geçiren Öztürk; ziyaretlerini takip eden basın mensuplarına açıklamada bulundu.
Milletvekili Öztürk; “İl Başkanımız, Merkez İlçe Başkanımız ve parti yöneticilerimiz ile birlikte
kar-kış-boran demeden sahada, hemşehrilerimizin her daim yanındayız. Bir yandan esnafımızın
sorunlarını not alıp Ankara’da çözüme kavuşturmaya çalışıyor, diğer yandan hemşehrilerimizin
de talepleri için ilgili Bakanlıklarla görüşüyoruz.” diyerek, siyasetçi-seçmen buluşmasının en
güzel örneği olmaya gayret gösterdiklerini ifade etti.
Biz Bu Sokaklarda Yetiştik
Esnaf ve vatandaş ziyaretleri sırasında kısa bir anısını da anlatan milletvekili Öztürk; “Her
öğrencinin yaşadığı gibi bizim de öğrenciyken yeterli harçlığımız olmazdı. Ancak bir imkân
bulduğumuzda Kırıkkale merkezdeki bir esnaf lokantasında yemek yemek bizim için çok büyük
sosyalleşme imkânıydı. O zamanlardan bu yana gerek esnafımız, gerekse hemşehrilerimiz ile bu
sokaklarda beraberiz, dertleşiriz, sohbet ederiz, birlikte sıcak çaylarımızı içeriz. Bugün çarşı,
Pazar sokaklarda vatandaşlarımızı ziyaret ederken; ‘geride gülen bir yüz bırakabilirsek ne mutlu
bizlere’ samimiyetiyle dolaşıyoruz. Bu samimiyetimizi tüm Kırıkkale biliyor ve bu yüzden, her
daim bizleri bağırlarına basıyor, sevgilerini ifade ediyorlar. Bu karşılıklı sevgi ve saygı
Kırıkkale’de daha da güçlenerek devam edecek. Çalmadık kapı, uğramadık ekmek teknesi
kalmayacaktır. Bizler Kırıkkale olarak büyük bir aileyiz ve her daim birbirimize sahip çıkarız.”
dedi.
Bir Elimiz Bir Kulağımız Her Daim Kırıkkale’de
Ankara’daki yoğun görevleri ile birlikte bir elinin her daim Kırıkkale’de olduğunu belirten
milletvekili Öztürk; “Her ne kadar Ankara’da diğer Parti ve TBMM ve Komisyon görevlerimiz
olsa da, 7/24 her daim bir elimiz, bir kulağımız Kırıkkale’dedir. Bunu zaten hemşehrilerimiz
fazlasıyla hissetmektedir. Biliyorsunuz Kırıkkale’de ilk defa vatandaş-milletvekili buluşmasını
bir gerçekleştirdik. Hemşehrilerimiz Ankara’ya gelmeden biz onların yanına geldik ve