anka IŞİDin Ankara Tren Garının önünde 10 Ekim 2015 tarihinde düzenlediği ve 103 kişinin ölümüyle sonuçlanan canlı bomba saldırısının bugün yedinci yıl dönümü. Katliamda yaralananlar ve hayatını kaybedenlerin aileleri, halen adalet arayışını sürdürüyor. Katliama ilişkin firari sanıklar yönünden Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde süren davada, IŞİDin kritik isimlerinden Muhammed Cengiz Dayana ilişkin gelişme yaşandı. Mahkeme, 2016 yılında başlayan davada, Dayan hakkında takipsizlik kararı vermişti. Oysa dava dosyasındaki belgelerde, 10 Ekim katliamını organize eden Yunus Durmazın, örgütsel bilgi ve kararları Muhammed Cengiz Dayan aracılığı ile gönderdiği yazıyordu. Dayan ise 10 Ekim katliamından yaklaşık bir ay sonra, 7 Kasım 2015 tarihinde Gaziantepte, sahte kimlik, iki adet silah ve 523 adet mermi ile yakalandı. Dayan, bu olay nedeniyle örgüt üyeliği ve ruhsatsız silah bulundurmaktan 10 yıl 10 ay ceza aldı, fakat 10 Ekim katliamıyla ilgili dosyaya eklenmedi.Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatların girişimi sonucunda Dayan hakkında soruşturma başlatılmasına ve 10 Ekim katliamındaki sorumluluğuna ilişkin verilen takipsizlik kararının kaldırılmasına karar verdi. Fakat Dayan hakkında 6 aydır işlem yapılmıyor. Gaziantepteki davanın dosyasındaki belgelere göre Dayan, 10 Ekim katliamı sanıkları ile 2012 yılından bu yana örgütsel ilişki içinde. Dayanın, 10 Ekim katliamı sanıklarından Erman Ekici ve Nusret Yılmaz ile birlikte Genç Ensar Derneğinde örgütsel faaliyet yürüttükleri ve katliamın diğer sanıklarından Yunus Durmaz ve Ahmet Güneşle de 2014-2015 yıllarında Suriyede aynı kampta askeri eğitim yaptıklarını gösteren fotoğrafları ortaya çıktı. Ankaradaki davanın dosyasına giren, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan fezlekelerde de Dayan hakkında kritik bilgiler yer alıyor. Fezlekelere göre, IŞİDin Gaziantep emiri Yunus Durmaz, adam ihtiyacı olduğunda örgütün Rakka ve Tabkada askeri emirliğini yapan Muhammed Cengiz Dayandan adam istiyordu. DAYANIN EYLEM İÇİN YANITI: GÜVENİLİR KİMSE YOK Yunus Durmazdan ele geçirilen dijital materyaller de Dayanın Abdulmuin kod adıyla 2015 yılında IŞİDin Suriyedeki örgütlenmesinde önemli konumda bulunduğu gösterdi. Durmazın, bu belgelerden birine, İstanbul, Adana, Mersin, Ankaradan istediğin tasarrut için kardeşler yok. Şu an için olanda teskiyesi yok. İnşallah ileriki zamana dedi. Abdulmuin ile görüştüm, Şu an çok güvenilir kimse yok, siz yine de bakın dedi. Ben bakıyorum, olursa inşallah hemen göndereceğim diye not düştüğü ortaya çıktı. Başka bir belgeden ise IŞİDin NATO askeri temsilciliklerine saldırı planladığı ve bu plana Dayanın da dahil olduğu anlaşıldı. Belgedeki not şöyleydi:Şeyhim Abdulmuinin yanında bilgisayar işleriyle uğraşan Abdul Metin adında (bu gerçek adı) bir kardeş var, bu kardeş askerliğini Ankarada yaptı, bana daha önce NATO ülkelerinin askeri temsilcilerinin bulunduğu bir yerden bahsetti, uygunsa kardeşi oraya yollayalım, tasarrut yapıp geri dönsün ya da o bölge hakkında bildiği ne varsa anlaşılır bir şekilde yazıp bize yollasın. 10 Ekim katliamı dosyasına giren belgeler, Dayanın IŞİDin silahlı eğitim yeri Konstantin Eğitim Kampında (IŞİD İstanbula Konstantin diyor) 10 Ekim katliamı sanıkları ve diğer IŞİDlilere eğitim verdiğini gösterdi. Dayan, Kuran, akide, İslam tarihi ve nefis derslerinden sorumluydu. EN FAZLA İDAM KARARINI BU VERDİ Dayan hakkında başka dosyalardan yargılanan IŞİDlilerin ifadeleri de dava dosyasına girdi. IŞİDin Türkiye askeri kanat sorumlusu Mehmet Fatih Alıcı, polise verdiği ifadede, Suriyede Şerri eğitimleri Dayanın verdiğini söyledi. İtirafçı olan IŞİDli gizli tanık Piramit ise Dayana ilişkin şunları belirtti: El Kaide terör örgütü adına Afganistanda savaştı, orada bir birliğin komutanıydı. Afganistandan geldikten sonra Gaziantep ilinde bir süre El Kaide terör örgütü adına faaliyetlerde bulundu. Daha sonra Suriye'deki El Kaide terör örgütünün kolu olan El Nusra cephesinde savaştı. El Nusra ile DEAŞ anlaşamayınca Muhammed Cengiz Dayan, DEAŞ terör örgütüne katıldı. Gülen Adam ve Abdulmuin kod isimlerini kullandı. Bir dönem DEAŞ terör örgütünün Suriyedeki genel askeri emiri oldu. Askeri emirlik elinden alınınca Gaziantep ve Türklere kadılık yapmaya başladı. Suriyede en fazla idam kararını bu verdi. Tabanca ve hizam taşır. Suriyede DEAŞ terör örgütünün olduğu her yerde faaliyet gösterdi. Gaziantep ilinin ikinci emiri oldu. IŞİDİN TÜRKİYE MASASINDA İSMİ GEÇTİ Gizli tanık Lacivert de ifadesinde, Piramitin söylediklerini tekrarladı. IŞİDin üst düzey yöneticilerinden İlyas Aydın ise Suriyede başka örgütler tarafından yakalandıktan sonra verdiği video röportajda, Dayanın askeri yöneticiliğinden şöyle bahsetti: İŞİDin merkezi örgütlenmesinde, istihbarat işleriyle görevli Alaqat Hariciye diye bir bölüm var. Bu bölümde Türkiyeyle ilgili Türkiye Masası diye bir birim bulunuyor. Antep grubu bu masaya bağlı olarak görevlendirildi. Türkiye Masası, ideolojik ve askeri olarak iki bölümden oluşuyordu. Askeri kısmın başında Abdulmuin (Muhammed Cengiz Dayan), Ebu Fuday (Nusret Yılmaz) ve Abdülhakim Hoca (Ahmet Güneş) vardı. Abdulmuinin yakın adamları var. Ondan önce Mustafa Delibaşlar, Antep grubunun emiriydi. Sonra Abdulmuin bu göreve getirildi. İNTİHAR EYLEMCİLERİNİN YETİŞTİĞİ BÖLÜĞÜN İLK EMİRİ IŞİDin medya bakanı Ömer Yetek ise emniyet ifadesinde, Dayanın, Türkiyede yapılacak canlı bomba ve intihar saldırılarına eylemci yetiştirmek için kurulan Fersanül Halife Ketibesinin ilk emiri olduğunu açıkladı. Yetek, Fursanül Hilafe Ketibesine ilişkin, Bu ketibenin kurulmasındaki amaç, Türkiyede yapılacak istişad ve ingimasi eylemlerinin eylemcilerini yetiştirmekti. Bu ketibe ilk kurulduğunda emiri, Gaziantep cemaatinin sorumlularından olan Abdulmuin kod adlı Cengiz Dayandır. Bu şahıs Türkiyede görevlendirildikten sonra ketibenin başına Ebu Yasir getirildi dedi.IŞİDİN DIŞİŞLERİ BAKANLIĞINDAN DA DAYAN ÇIKTIIŞİDin MİT operasyonu ile yakalanan Türkiye emiri Kasım Güler de emniyet ifadesinde, IŞİDin dışişleri bakanlığının adının Emni Hariç olduğunu ve bu bakanlığın görev alının Suriye ve Irak dışındaki ülkeler olduğunu belirtti. Güler, burada yer alan isimleri, Emni Hariçin sorumlusu, benim hiç görmediğim Ebu Zeynep isimli şahıstı. Emni Hariçin Türkiye sorumlusu ise Yunus Durmazdı. Emni Hariç içerisinde Türklerden Mustafa Güneş, Muhammed Cengiz Dayan isimli şahıslar vardı dedi. BEDELLİ YAPACAĞIM Dayan ise yakalandıktan sonra polise verdiği ifadede şunları söylemişti:Türkiye Cumhuriyetini seviyorum. Güvenlik güçlerine teşekkür ediyorum. Onların başarılı olmasını istiyorum. Olayla alakalı mağduriyetimin giderilmesini istiyorum. 2010 yılında, o dönem çalışan polisler bana kumpas kurdular. Beni gözaltına aldılar. Tutuklandım. Bu yüzden askere gidemedim. O dönem bana kumpas kuran polislerin açığa alındığını biliyorum. Bu olayın da bu tarz olayların da olmasından korkuyorum.2010 yılında bu kumpas kurulduktan sonra oluşan psikolojiden dolayı asker olmak ve elime silah almak, terör örgütü tarafından öldürülmekten korkuyorum. Para biriktirip bedelli (askerlik) yapacağım. Sahte kimliği taşımamın tek sebebi budur.
GÜNDEM
10 Ekim 2022 - 13:26
Güncelleme: 10 Ekim 2022 - 13:41
IŞİD'in 'canlı bomba emiri' Muhammed Cengiz Dayan hakkında hâlâ gelişme yok
Terör örgütü IŞİD’in Ankara’da yaptığı 10 Ekim katliamının üzerinden yedi yıl geçti, ancak örgütün kritik isimlerinden biri olan Muhammed Cengiz Dayan hakkında, mahkemenin soruşturma açılması yönünde karar almasına rağmen yaklaşık 6 aydır herhangi bir gelişme yaşanmadı. Dayan ise “IŞİD’in en fazla idam kararını veren kadısı, canlı bombaların yetiştirildiği bölüğün ilk emiri, eylemler için adam ayarlayan sorumlu” olarak dava dosyalarına girdi. Yakalandığında “Para biriktirip bedelli (askerlik) ya
GÜNDEM
10 Ekim 2022 - 13:26
Güncelleme: 10 Ekim 2022 - 13:41