Sokaklar Habersiz Kalmayacak
Sokak Gazetecisi Mustafa OĞUZ
Gazeteciler hayatını sokağa adamalı çünkü gerçek hayat sokakta.
Son yıllarda gazeteler sokaktan, halktan koptu sırt döndü onların sesi olmaktansa paranın sesine, gücüne kulak verdi. Manşetler artık halkın değil gücün sesiydi.
Gazetelerden umudunu kesen vatandaşlar ise seslerini sosyal medyadan duyurmaya başladı.
İnternetten yurttaş gazeteci profili oluştu paylaşımlar gazete atışlarının çok üzerinde sayılara ulaştı.
Tabi ki halka sırt dönmenin faturası ağır oldu. Trajlar dibi boylarken faturası, gazete emekçilerine kesildi. Türkiye genelinde 10 bin gazeteci issiz kaldı.
Yeni bir başlangıç gerekiyordu…
Bu bedelden payımı yıllarca sokaklarda haber yapan bir gazeteci olarak ben de aldım.
Hayatımın büyük bölümünü verdiğim Türkiye’nin en önemli haber ajansından işten çıkarıldığım gün gerekçe olarak yüzüme “biz, ne sokaktan haber ne de sokak gazetecisi istiyoruz” denildi.
Çok yakın bir zaman içinde sokak gazeteciliği belgeselimin çekimi için gittiğim sokaklarda sessiz çığlığı gördüm.
Mutlaka yeni bir başlangıç gerekiyordu halk yoksa gazetede olmaz bu barış mutlaka sağlanmalıydı.
İşte o ses, Yerelin Sesi oldu.
Şimdi bir grup gazeteci arkadaş bir araya gelip sokakların sesine, özlem dolu çağrısına Yerelin Sesi gazetesiyle cevap vermek için emeğimizle sermayesiz, patronsuz işsiz gazeteciler olarak yeni bir yola çıktık.
Manşetimiz ise; gençler, çevre, sahipsiz hayvanlar, emekçiler, kadınlar, çocuklar, esnaf, emekli ve tarih olacak.
Yerelin Sesi sizlerin ellerinde büyüdükçe issiz gazetecilere, genç gazeteci adaylarına iş kapısı, sokakların umut ışığı olacaktır. Tıpkı fotoğrafımda sarılıp Afrikalı çocuğa “Hiç birşey daha bitmedi; geri döneceğim” sözümü tuttuğum gibi.